Çin silah sanayi konferansı eşbaşkanı bir İngiliz
Çin'in silah konferansında bir İngiliz
On yıllardır süren ekonomik büyüme ve devam eden askeri modernizasyon Çin’i küresel silah ticaretinde önemli bir aktör haline getirdi. Tarihsel olarak Pekin, ihraç ettiğinden çok daha fazla konvansiyonel silah ithal ediyordu. Ancak son on yılın büyük bir kısmında Çin net silah ihracatçısı haline geldi. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) verilerine göre Çin 2010-2020 yılları arasında ABD, Rusya, Fransa ve Almanya'nın ardından dünyanın en büyük beşinci silah ihracatçısı oldu.
SIPRI, uluslararası silah akışını, çeşitli silahlar için tahmini üretim maliyetlerine dayanan benzersiz bir ölçüt olan trend-gösterge değerlerini (TIV) kullanarak ölçüyor. TIV, silah satışlarının belirli para birimleri cinsinden mali değerini doğrudan temsil etmez ancak ülkeler arasında ve farklı dönemler arasında karşılaştırma yapılmasına olanak tanır.
Çin, 2010’dan 20220’ye kadar dünya çapında yaklaşık 16,6 milyar TIV değerinde konvansiyonel silah ihraç etti. Bu silahların yaklaşık yüzde 77,3’ü Asya ülkelerine satılırken, yüzde 19,1’i Afrika’ya, kalan yüzde 3,6’sı ise diğer bölgelere satıldı.
Öbür yandan Pekin’in bur gelişimle beraber “know-how”a da ihtiyacı var. Aşağıdaki makaleye göre, bu açığın ustalıklı bir şekilde kapatıldığı görülüyor.
Neden bir İngiliz Çin’in silah konferansını yürütüyor?
ÇKP’li ve Rus “uzmanlar” da katılacak
David Rose - Unherd
Xi’an şehri bir zamanlar İpek Yolu’nun doğum yeri olarak meşhurdu. Bu zorlu ticaret rotası boyunca kervanlar, 1500 yıldan fazla bir süre boyunca tekstil, yeşim taşı ve diğer lüks ürünleri İran, Mısır ve Avrupa’ya taşıdı. Şehrin hemen dışında, eski zenginliğinin ve gücünün bir başka antik işareti bulunuyor: Çin’in ilk imparatoru Qin Shi Huang’ın mezarını içeren devasa yeraltı nekropolünde gömülü Terrakotta Ordusu.
Bugün, Shaanxi Eyaleti’nin başkenti başka bir ünlü kaynağa sahip: Qin’in uzak varisi Devlet Başkanı Xi Jinping’in artan stratejik ihtiyaçlarına hizmet eden silah araştırma ve üretim merkezi. Xi’an Uçak Sanayi Şirketi, Çin’in pek çok bombardıman ve savaş uçağını üretiyor ve kentte personelin savunma ve silah araştırmaları yürüttüğü dört ayrı üniversite bulunuyor.
Bu nedenle, 23 Eylül’den itibaren Xi’an’ın devasa Quijang Kongre Merkezi, dört gün sürecek yüksek profilli bir toplantıya ev sahipliği yapacak. Dördüncü Uluslararası Savunma Teknolojileri Konferansında (ICDT) yaklaşık 2000 bilim insanı, silahları daha öldürücü hale getirmenin en son araştırmalarını ele alacak. Konferans, halihazırda ülkelerin savaş biçimini dönüştüren son derece hassas alanlardaki çalışmaları inceleyecek ve ciddi maliyeti Çin’in silah endüstrisi tarafından karşılanacak. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, delegelerin çoğu Çinli olacak, fakat listedeki ana konuşmacılardan ikisi tesadüfen Çin’in müttefiki Rusya’nın vatandaşları. Bununla birlikte, biraz daha az tahmin edilebilir bir şekilde, konferansın eş başkanı Kent’te yaşayan bir İngiliz olacak.
Altmışlı yaşlarının sonlarında, uzun boylu, kel ve gözlüklü bir figür olan Clive Woodley, İngiltere’nin önde gelen silah teknolojisi uzmanlarından biri ve kendi çığır açan araştırmalarının çoğu İngiltere Savunma Bakanlığı tarafından finanse edildi. En az on yıldır Çinli meslektaşlarıyla yakın çalışan Woodley, Xi’an’da merkezi bir rol oynamaya hazırlanıyor; nitekim diğer bilim insanlarını konferansa katılmaya teşvik eden ICDT’nin hoş geldiniz mesajının yazarı. Woodley’nin yazdığına göre konferans, “savunma biliminde en güncel, son teknoloji ürünü teknolojilere maruz kalma imkânı sağlayacak” ve “alandaki dünyanın önde gelen uzmanlarıyla etkileşim fırsatları sunacak”.
Woodley, “savunma bilim ve teknolojilerinin sınırlarında yer alan hipersonik teknoloji, yapay zekâ, yönlendirilmiş enerji, optoelektronik, gizlilik teknolojileri ve elektronik karşı önlemler dahil yeni konuların eklendiğini” açıklıyor. Ayrıca “patlamalar ve etkileri”, “zırh ve koruma” “gelişmiş fırlatma teknolojisi” ve kuantum bilişim üzerine oturumlar da vaat ediliyor.
Konferansın tam programı henüz yayımlanmadı, ancak ana konuşmacıların listesi ilginç bir uzmanlık yelpazesini ortaya koyuyor. Woodley’e eş başkan olarak, askeri kurumlara özellikle yakın olan bir grup Çin üniversitesi “milli savunmanın yedi oğlundan” biri olan Nanjing Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden Profesör Baoming Li katılacak. Baoming Li aynı zamanda Komünist Parti’nin üst düzey bir üyesi ve Çin Mühimmat Bilimi Akademisi’nin Baş Bilim İnsanı.
Woodley’e eşlik edecek diğer isimler arasında en az bir İngiliz meslektaşı, Essex Üniversitesinde bilgisayar bilimi ve elektronik mühendisliği emekli profesörü Anthony Vickers bulunuyor. Vickers hem lazerler hem de kuantum bilişim üzerine araştırmalar yayımlamıştır (Woodley gibi Vickers da yorum taleplerine yanıt vermedi). Katılacağı belirtilen diğer ana konuşmacılar arasında Almanya, Singapur ve Güney Afrika’dan bilim insanları yer alıyor.
Woodley’in programın en üstünde yer almasının nedenini anlamak zor değil. Bir bilim insanı olarak uluslararası itibarı ve İngiltere Savunma Bakanlığı ile uzun süreli yakın ilişkisi, varlığına ağırlık katıyor ve ICDT’nin prestijini artırıyor. 1978’de Southampton Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra doğrudan Savunma Bakanlığı adına çalışan Woodley, daha sonra Bakanlığın 2001’de laboratuvarlarını özelleştirmesiyle oluşturulan Savunma Bakanlığı kontrolündeki savunma ve güvenlik firması Qinetiq’de 17 yıl boyunca baş bilim insanı olarak görev yaptı. 2018’de Qinetiq’den ayrıldıktan sonra Londra’daki Imperial College’ın Şok Fiziği Bölümüne katıldı ve burada 2022’ye kadar kaldı. Ayrıca dünya çapında binlerce üyesi olan Uluslararası Balistik Topluluğunun başkanı olarak birkaç yıl görev yaptı. Halen topluluğun üyelik komitesinin başkanlığını yürütüyor.
Peki bu pratikte ne anlama geliyor? Woodley’in ortak yayın yönetmenliğini yaptığı ve ICDT ile yakından bağlantılı olan Defence Technology dergisinin Çinli yayıncısı tarafından yayımlanan çevrimiçi biyografisine göre, “silahların iç balistiğinin matematiksel modellemesi konusunda dünya çapında bir uzman” ve “İngiltere Silahlı Kuvvetleri tarafından kullanılan pek çok silah sistemine katkıda bulunmuş”. Biyografide ayrıca patlayıcıların davranışı konusunda “kritik içgörüler” sağladığı ve geleneksel patlayıcılar yerine elektromanyetik darbelerle mermileri fırlatan raygun gibi yeni nesil hipersonik topçu silahlarının geliştirilmesini sağlayan “yenilikçi sayısal modelleme teknikleri” geliştirdiği belirtiliyor; bunlar, Çin’in bu konuda belirleyici bir üstünlük elde etmiş göründüğü silahlar.
Woodley, ICDT’ye katılımının ve Çin ile daha geniş ilişkisinin zararsız olduğunda ısrar ediyor. Benimle konuşmayı reddetmesine rağmen, yakın zamanda Linkedin’de “100’den fazla sunum ve makaleden oluşan etkileyici programı” dört gözle beklediğini duyurdu ve konferansın “fikirlerin değişimi için bir kanal görevi göreceğini ve iş birliğini teşvik edeceğini” söyledi.
Fakat herkes onun katılımı konusunda bu kadar kayıtsız değil. Daha önce Dışişleri Bakanlığında Çin uzmanı olarak çalışan ve Pekin’de birkaç yıl görev yapan Charles Parton’a göre, Woodley’in Xi’an’a gidişi “olağanüstü”. Parton bana ICDT’nin tek amacının “onun gibi deneyime sahip insanları Çin’e çekmek ve bu deneyimi Çin ile paylaşmak” olduğunu söyledi. Dahası, “Çinlilerin onun katılımından elde edebileceği herhangi bir fayda, Çin’in silah programlarına aktarılacak” ve eğer varlığının çok değerli olmadığına inansalardı, 'onu davet etmezlerdi'. Çin’in geliştirmeye çalıştığı silahların “İngiltere’nin müttefiklerine karşı, hatta belki öngörülemeyen bir gelecekte İngiltere kuvvetlerine karşı kullanılması amaçlanıyor”.
Parton’ın değerlendirmesi Çin’deki kaynaklarca da destekleniyor. Woodley’in 2018’de ilk ICDT’ye eş başkanlık yaptığında, China Daily gazetesi konferansın “Çin’in bilim insanlarının ülkeden ayrılmadan savunma teknolojisi alanındaki seçkin yabancı bilim insanlarıyla yakın temas kurmasına, derinlemesine fikir alışverişinde bulunmasına ve savunma alanındaki uluslararası akademik sınırlarda yapılan çalışmalar hakkında fikir edinmesine” olanak sağlayacağını bildirmişti.
Bunun pratikte ne anlama geldiği 2022’de daha net hale geldi. O yıl Pekin’de düzenlenen ICDT’den sonra, Baoming Li’nin Nanjing’deki üniversitesinde görev yapan genç Çinli bilim insanı Sun Zhuzhu, bölümünün internet sitesinde etkinlik hakkında Mandarin dilinde bir rapor yayımladı. Rapora göre, konferansta sağlanan “savunma alanındaki uluslararası akademik sınırlardaki içgörüler” sayesinde, konferans “[Çin] silah endüstrisinin yenilikçi gelişimine hizmet etmişti”. Sun şöyle devam etti: “Sadece ürün ve teknoloji seviyemiz ile yabancı ülkelerin ileri seviyesi arasındaki fark giderek küçülmekle kalmıyor, uluslararası savunma teknolojisinin etkisi de hızla artıyor”. Sun, izahında amacın Çin’in “gerçekten bilimsel anlamda bir usta haline gelmesi” olduğunu vurguladı.
UnHerd okurlarının bildiği üzere, Woodley’in katılımı bu konferanstan çok daha öncesine uzanıyor. Mayıs 2022’de, bir önceki ekim ayında Çin’in Shandong eyaletinin başkenti Jinan’da düzenlenen “Mühimmat için Yeni Malzeme Teknolojisi” konulu bir konferansa katılımına dikkat çekmiştim. Sonrasında yayımlanan resmi Çin raporuna göre, etkinlik “topçu, mermi ve füzelerin gelişiminde yeni bir sayfa açtı”. Sadece birkaç hafta sonra, MI6 başkanı Richard Moore bir konuşma yaparak, Çin’in oluşturduğu tehditlerin kurumunun “en büyük önceliği” haline geldiğini belirtti ve “Çin devletinin özellikle ilgilendiği araştırmalardaki isimleri hedef alan büyük ölçekli casusluk operasyonları” konusunda uyarıda bulundu.
Ayrıca, 2014 ile 2022 arasında Woodley’in en az yedi kez Çin’e seyahat ederek üst düzey savunma yetkilileri ve akademisyenlerle seminer ve derslere katıldığını ortaya çıkardım. Ayrıca Çin dergilerinde veya Çin silah firmalarında çalışan Çinli bilim insanlarıyla ortaklaşa yazılmış sekiz araştırma makalesi yayımlamıştı.
Elbette, Woodley’in Çin’le ilişkisi 2014’te başladığında, İngiltere-Çin ilişkileri hala Xi’nin 2012’de İngiltere’yi ziyareti sırasında David Cameron ve George Osborne tarafından başlatılan “altın çağın” sıcaklığını yaşıyordu. Bu sıcak havanın soğuması yıllar aldı: İngiltere’nin ulusal güvenlik gerekçesiyle 5G telefon ağlarından Çinli firma Huawei’nin ürettiği ekipmanları çıkarma kararı alması ancak 2020’de gerçekleşti. 2014’te henüz Uygur soykırımı yoktu ve Hong Kongluların temel hakları ezilmemişti.
Ancak 2022’de jeopolitik manzaranın değiştiği açıksa, şimdi kanıtlar göz ardı edilemez durumda. Buckingham Üniversitesi İstihbarat ve Güvenlik Çalışmaları Enstitüsünün kurucusu Profesör Anthony Glees şöyle diyor: “Xi Jinping daha da otoriter hale geldi, Tayvan’a dönük tehdit her zamankinden daha büyük ve Çin, Putin’in Ukrayna’daki acımasız kampanyasını destekliyor”.
Sahiden de ICDT’nin ana sponsoru olan ve askeri jet uçakları, insansız hava araçları, topçu silahları, mermiler, havanlar, füzeler, bombalar, hafif silahlar, radar ve uçaksavar topları gibi ürünleri üreten dev üretici China North Industries Corporation (Norinco), Ukrayna’ya karşı kullanılmak üzere Rusya’ya silah ve diğer askeri teçhizat gönderdiği bildirildi. İlk olarak 2003’te İran’a füze teknolojisi sattığı için ABD tarafından yaptırıma uğrayan Norinco, Başkan Biden’ın 2021’de Amerikalıların Çin’in “askeri-sınai kompleksi” olarak adlandırdığı kurumlarla iş yapmasını yasaklayan kararname kapsamına girdi. Woodley’in kendisi de işlerin ne kadar değiştiğinin farkında görünüyor. Yakın zamanda Linkedin’de yaptığı bir paylaşımda, Xi’an’da tartışılacak fütüristik teknolojilerin “dünya çapındaki olaylar göz önüne alındığında artık son derece güncel” olduğunu söyledi.
Yine de şimdilik, yeni İngiliz hükümeti, İşçi Partisi’nin manifestosunda İngiltere-Çin ilişkilerinin acil bir “gözden geçirmeye” tabi tutulacağı sözüne rağmen, Muhafazakâr selefi gibi Woodley’in Çin silah endüstrisiyle ilişkisini eleştirmek bir yana, engellemekte de isteksiz görünüyor. Geçen hafta Savunma Bakanlığı’ndan Woodley’in Xi’an seyahati hakkında yorum istediğimde, sözcü e-posta ile şu açıklamayı yaptı: “Araştırma sözleşmelerinin yurt dışı askeri programlara katkıda bulunmamasını ve yabancı devlet bağlantılı kişi veya kuruluşların hassas araştırmalarımıza erişememesini sağlamak için sağlam prosedürlerimiz var”. Biraz hayal kırıklığı yaratacak şekilde, bu açıklama iki yıl önce Woodley hakkında sorduğumda Bakanlığın yaptığı açıklamanın kelimesi kelimesine aynısıydı.
Diğerleri daha açık sözlü. Glees’e göre, “ilk bakışta, Woodley’in davranışı şaşırtıcı”. Glees, Woodley’in başından beri Çin'in savunma kurumlarına sızmakla görevlendirilmiş bir İngiliz istihbarat casusu olma ihtimalinin mümkün olduğunu söylüyor. Fakat eğer durum buysa, görüştüğüm İngiliz savunma ve istihbarat çevrelerinden birkaç kaynaktan hiçbiri bunun böyle olabileceğine dair herhangi bir imada bulunmadı.
Bu arada, ICDT’nin internet sitesinde belirtilen ilginç şartlardan biri, Xi’an’da gerçekleşecek hassas bilgi akışının kesinlikle tek yönlü olacağı korkusunu destekler nitelikte.
Bildiri sunmak isteyen Çinli bilim insanları, paylaşacakları içeriğin hiçbirinin gizli olmadığına ve bulundukları bölümlerinde “gizlilik birimindeki yoldaşlardan” onay aldıklarına dair bir beyanname imzalamalı. Ancak yurt dışından gelen bilim insanları bu kurala tabi değil. Eğer bilgi paylaşmak isterlerse, ICDT onların yoluna çıkmayacak.
İsmi gizli tutulmak kaydıyla konuşan, potansiyel düşman güçlere hassas teknoloji transferini engelleme konusunda uzun yıllar deneyimi olan eski bir Whitehall güvenlik yetkilisi, Woodley’in yasa dışı bir şey yapmadığını, ancak “etik ve ahlaki normları” göz ardı ediyor gibi göründüğünü söylüyor. Eski yetkili, Woodley’in görünürdeki dokunulmazlığının, diğer askeri uzmanların bilgilerini Çin’le paylaşmasını engellemeyi daha da zorlaştıracağını, Rusya’nın ICDT’ye katılımının ise durumu daha da tehlikeli hale getirdiğini belirtiyor: “Bana göre, yaptığı şey Batı’nın çıkarlarıyla uyumlu değil”.
KAYNAK: https://emrekose.substack.com/