ABD ve Britanya’nın istihbarat ortaklığı


 

 

 

Dünyada aktif ve her alanda kendinden söz ettiren iki istihbarat teşkilatı başkanı birlikte bir yazı kaleme alırlarsa  -velev ki dişe dokunur hiç bir şey yazmasalar bile- okunmaya ve satır aralarından bazı ipuçları aramaya değer. 

 

Dünyaya, bölgemize, düşmanlarına nasıl bakıyorlar, kendilerini nerede nasıl konumlandırıyorlar gibi sorular için yazdıkları şeyler gözardı edilmemesi gereken noktalar. Özellikle Burns zaman zaman çeşitli konularda makaleler kaleme alıp kamuoyuna genel istihbari bakış ile ilgili analizlerini paylaşıyor. 

 

 

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın direktörü Bill Burns ve İngiltere Gizli İstihbarat Servisi'nin şefi Richard Moore Financial Times için bir makale kaleme aldılar.

 

Bill Burns ve Richard Moore: İstihbarat ortaklığı ABD ve Birleşik Krallık'ın belirsiz bir dünyada önde kalmasına yardımcı oluyor

 

Teknolojik avantaj, özel ilişkilerin liderliğini sürdürmesi için kilit önem taşıyor 

 

Makalede Rusya-Ukrayna savaşı ve Ortadoğu bölgesi ile Filistin’de süren savaş ele alınarak her iki istihbarat teşkilatının sahada yaptıkları iş birliğinin taraflara sağladığı ortak faydalara vurgu yapılıyor. 

 

Her iki istihbarat teşkilatının ilişki geçmişinden bahsedilirken şu ifadeler kullanılıyor:

 

“İki yıl önce ortaklığımızın 75. yılını kutladık; CIA'in 1947'de kuruluşundan bu yana 75 yıl geçti. Ancak ABD ve Birleşik Krallık istihbaratı arasındaki bağlar daha da eskiye, Avrupa'da devletten devlete şiddetin dehşetine birlikte ilk kez tanık olduğumuz 1909 yılında SIS'in kuruluşuna kadar uzanıyor.

 

 

    Bugün, Birinci Dünya Savaşı, İkinci Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş boyunca süren en yakın işbirliklerinin ardından, uluslararası terörizme karşı verilen ortak mücadelenin ardından, bu ortaklık ülkelerimiz arasındaki özel ilişkinin kalbinde yatmaktadır. Daha güvenilir ve saygın bir müttefikimiz yoktur.”

 

ABD ve İngiltere’nin günümüz dünyasında çoklu sorunlarla baş etmek zorunda oldukları ve sorunların üstesinden gelmek için Ukrayna’da Putin’e karşı olduğu gibi her alanda işbirliğini sürdürmeye devam edecekleri belirtiliyor.

 

Ukrayna savaşı ile ilgili “CIA ve SIS, iddialı bir Rusya'ya ve Putin'in Ukrayna'daki saldırganlık savaşına karşı birlikte direnmektedir. Bunun olacağını gördük ve uluslararası toplumu uyararak hepimizin Ukrayna'yı savunmak için bir araya gelmesini sağladık. Bu çabanın yeni ve etkili bir parçası olarak bazı sırlarımızın gizliliğini dikkatlice kaldırdık.” denilen yazıda Ukrayna’ya övgüler dizilirken kendi ülkeleri için değil Batı’nın Rusya’ya karşı süregelen hedefleri için ölmekte ve öldürmekte olan bir halkın bu savaşındaysa da uzatması teşvik edilerek onlara zafer sözü veriliyor:

 

“Bu yolda ilerlemek her zamankinden daha hayati önem taşımaktadır. Putin Ukrayna'nın egemenliğini ve bağımsızlığını ortadan kaldırmayı başaramayacaktır. Rusya'nın eylemleri BM Şartının ve küresel normların açık bir ihlalidir. Cesur ve kararlı Ukraynalı istihbarat ortaklarımıza yardım etmeye devam edeceğiz. Bunu yapmaktan gurur duyuyor ve Ukrayna'nın direncine, yenilikçiliğine ve zekasına hayranlık duyuyoruz.”

 

Savaşta kullanılan yeni teknolojilere vurgu yapılarak bu araçlar sayesinde Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin önlenebildiği savunuluyor.

 

“Bu çatışma, olağanüstü cesaret ve geleneksel silahlarla birlikte kullanılan teknolojinin savaşın gidişatını değiştirebileceğini göstermiştir. Ukrayna, ticari ve askeri uydu görüntüleri, drone teknolojisi, yüksek ve düşük sofistike siber savaş, sosyal medya, açık kaynaklı istihbarat, mürettebatsız hava ve deniz araçları ve bilgi operasyonlarının yanı sıra insan ve sinyal istihbaratını böylesine inanılmaz bir hız ve ölçekte kullanarak açık kaynaklı yazılımı en son savaş alanı teknolojisiyle birleştiren türünün ilk savaşı olmuştur.”

 

Rusya dışında Pasifik’te Çin’in bölgesel planlarına karşı teyakkuzda kalmaya devam edeceklerini belirten yazarlar Filistin ve Ortadoğu bölgesindeki çatışmalar için de aralarındaki ortaklığın önemine vurgu yaparak şöyle devam ediyorlar:

 

“21. yüzyılda krizler sırayla ortaya çıkmıyor. Rusya'ya karşı önemli bir dikkat ve kaynak sarf edilirken, küresel istikrarsızlık riskine karşı koymak için başka yerlerde ve alanlarda birlikte hareket ediyoruz.

 

Hem CIA hem de SIS için Çin'in yükselişi 21. yüzyılın başlıca istihbarat ve jeopolitik sorunudur ve servislerimizi bu önceliği yansıtacak şekilde yeniden düzenledik. Bu arada, terörle mücadele ortaklığımızın temelini oluşturmaya devam ediyor ve anavatanlarımızı korumak ve yeniden dirilen IŞİD tehdidini engellemek için başkalarıyla yakın işbirliği içerisinde çalışıyoruz.

 

Orta Doğu'da SIS ve CIA istihbarat kanallarımızı kullanarak itidal ve gerilimin azaltılması için yoğun çaba sarf etmektedir. Servislerimiz Gazze'de Filistinli sivillerin acılarına ve korkunç can kayıplarına son verecek ve Hamas tarafından 11 ay boyunca hayatları cehenneme çevrilen rehineleri evlerine döndürecek bir ateşkes ve rehine anlaşması sağlamak için durmaksızın çalışmaktadır. Bill, Mısırlı ve Katarlı dostlarımızın da yardımıyla müzakere taraflarının bir araya getirilmesinde önemli bir rol oynadı. Bölgedeki gerilimin azaltılması için birlikte çalışmaya devam ediyoruz.”

 

Yazarlar, İstihbarat alanında en büyük problemlerden biri olan yoğun veri akışının analizi, değerlendirilmesi, işlenmesi ve uygun alanlara yönlendirilmesi konusunda kullanılan yapay zeka araçlarının kendilerine sağladığı avantajlara değiniyorlar. Bunu yaparken de kendi imkanlarının tek başına bu yükün altından kalkmaya yetmeyeceği için özel sektörden de destek almakta olduklarını belirtiyorlar:

 

“Teknolojik avantajı korumak, ortak istihbarat avantajımızı sağlamak için hayati önem taşımaktadır. SIS ve CIA bunu tek başlarına yapamazlar - ortaklığımız özel sektörle kurduğumuz bir ortaklık ağıyla desteklenmektedir.

 

Şu anda istihbarat faaliyetlerini etkinleştirmek ve iyileştirmek için üretken yapay zeka da dahil olmak üzere yapay zeka teknolojilerinin tüm versiyonlarını aktif bir şekilde kullanıyoruz. Bu teknolojilerden, bilgi derleme ve özetlemeden fikir üretmeye ve bir veri denizindeki önemli bilgilerin belirlenmesine yardımcı olmaya kadar faydalanmaya devam ediyoruz.

 

Her alanda Gerektiğinde gizli kalabilmemizi sağlamak için kendi operasyonlarımızı korumaya  çalışıyoruz. "Kırmızı ekibe" yardımcı olmak üzere yapay zekayı eğitiyoruz. Parlak veri bilimcilerimizin verilerimizden en iyi şekilde yararlanabilmeleri için bulut teknolojilerini kullanıyor ve ABD, Birleşik Krallık ve dünyanın dört bir yanındaki en yenilikçi şirketlerle ortaklık yapıyoruz.”

 

Yazının sonunda klasik dayanışma cümleleri ile ortak hedefler uğruna çalışmaları sürdüreceklerini ifade ediyorlar:

 

“Tüm bu çalışmalarda, özverili kamu hizmeti ve vatanseverliğin en iyi örnekleri olan seçkin çalışanlarımız misyonumuzun merkezinde yer almaktadır. Ortaklığımız, teknoloji, analiz ve ajan ilişkileri de dahil olmak üzere denizaşırı gizli operasyonlarda birlikte çalışmamız üzerine inşa edilmiştir. Bunlar, olası bombalı eylemleri durdurmak, şiddeti sona erdirmek ve düşmanlarımızın niyetini bize bildirmek için memurlarımızla birlikte çalışan cesur kadın ve erkeklerdir.

 

    Uluslararası dünya düzeninin - göreceli olarak barış ve istikrara yol açan ve yükselen yaşam standartları, fırsatlar ve refah sağlayan dengeli sistem - soğuk savaştan bu yana görmediğimiz bir şekilde tehdit altında olduğuna şüphe yok."

 

 

 

KAYNAK: https://www.ft.com/

Özet
:
ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın direktörü Bill Burns ve İngiltere Gizli İstihbarat Servisi'nin şefi Richard Moore Financial Times için bir makale kaleme aldılar.
Resim
Türkçe
X