İsrail'in ABD savaş gemisini vurmasının 57.yıldönümü
Bundan 57 yıl önce 08.06.1967 yılında İsrail ile 3 arap devletinin savaştığı 6 gün savaşları sırasında Akdeniz'de seyir halinde olan ABD'ye ait USS Liberty isminde silahsız bir istihbarat gemisi vuruldu. Gemi önce havadan üzerinde herhangi bir ülke işareti taşımayan uçaklar tarafından bombalandı. Ardından denizde seyir halinde olan hücumbotlardan defalarca torpillendi ve en son gemi üstünde hala hayatta kalmak için sağa sola sığınmaya çalışan askerlere de uçaklardan otomatik tüfeklerle yaylım ateşi açıldı.
Bu saldırı sonucunda 34 Amerikan askeri öldü, 174'ü de yaralandı, gemi ağır hasar aldı.
Olay esnasında saldırıyı yapan uçaklar ile gemi kontrol kulesi arasında yaşanan telsiz görüşmesinde pilotun geminin hangi ülkeye ait olduğunu sorduğu ve gemi yetkilisinin de "Amerikan Gemisi" olduğunu ilettiği kamuoyuna yansıdı.
Olay meydana geldiğinde ABD'nin başında Lyndon B. Johnson vardı.Olayın olduğu günlerde büyük bir tepkiyle olayın üstüne gitmeye çalışan Başkan Jhonson aleyhinde antisemitik suçlamaları yapılırken bir yandan da yahudi lobiler ve organizasyonlar aracılığıyla kamuoyunda çok yönlü bir algı operasyonuna girişilerek konu kamuoyunun dikkatlerinden kaçırılmaya ve önemsizleştirilmeye çalışıldı.
Gemi yüzeysel bir tamir ve olayın etkisinin mümkün olduğunca gizlenebilmesi amacıyla Malta'da bir limana çekilerek elden geçirildi ve rötuşlanmış haliyle ABD'ye geri götürüldü. Böylelikle olayın çok da büyük ve önemli bir olay olmadığı imajı daha güçlü verilmeye çalışıldı.
Ancak olay anında gemide olan askerlerden sağ kalanların ve o dönem görev yapan kimi vatansever bürokrat ve askeri yetkililerin olayın gerçek mahiyeti ile ilgili açıklamaları olayın boyutunun bilinmesine yardımcı oldu. Fakat bu kişilerin tamamı itibar suikastlerine uğratılarak ,değersizleştirilerek kamuoyunda bir etki bırakmadan konunun geçiştirilmesi sağlandı.
Konuyla ilgili detaylı bir haber çalışması için Al Jazeere'nin şu haber dosyasına bakılabilir:
https://www.aljazeera.com.tr/haber/israil-abd-gemisini-kasten-vurdu
Yine konuyla ilgili aktivist gazeteci Daniel B.Prinsloo'nun X sosyal hesabından paylaştığı Amerikan kamuoyuna hitap eden yazısının tercümesini paylaşıyoruz :
"Yarın Amerikan medyasında İsrail'in 57 yıl önce USS Liberty'ye saldırdığı günden söz edilmeyecek. 8 Haziran 1967, Amerika'nın tüm egemenliğini İsrail'e kaybettiğinin açıkça ortaya çıktığı gündü. USS Liberty'ye yapılan saldırı, İsrail'in bir ABD Donanması gemisine saldırabileceğinin ve bundan kurtulabileceğinin açık bir işaretiydi. İsrail denen bu şeytani kabal, Amerika'nın kontrolünü ele geçirdi ki terörizmi icat eden de bu devlettir. Hala İsrail'i desteklediklerini söyleyen Amerikalılar, IŞİD'İ de desteklediklerini söyleyebilirler. Oh evet, onlar zaten bir ve aynı değil mi?
İsrail, Siyonizm'in hüküm sürdüğü en ırkçı ve Yahudi üstünlüğünü savunan devlettir.Suikastlar, sahte bayrak saldırıları, değişik propaganda ve eğlence organizasyonları ve kendi ürettikleri El Kaide, IŞİD ve Boko Haram gibilerine açılan ve onlarca yıldır süren terör savaşlarını kullanarak Batı'yı İslamofobik ve paranoyak hale getirdiler, Amerika'yı istikrarsızlaştırmak için yaratılan sosyal kaostan bahsetmiyorum bile.
Şimdi bir kereliğine kendinize sorun, Irak, Afganistan, Suriye, Libya gibi Müslüman bir ülkede ikamet ediyor olsaydınız ve yabancı bir süper güç tarafından bombalanıp işgal edilseydiniz ve bu savaşlar yüzünden Kitle İmha Silahları gibi yalanlar yüzünden milyonlarca sivil ölseydi işgalciye direnmek için savaşmaz mıydınız? Şimdi aynı senaryo Gazze'de tekrarlanıyor. İsrail, 7 Ekim'de, başı kesilmiş bebekler, toplu tecavüzler ve fırınlarda yakılan bebekler ile ilgili iğrenç yalanlarını yaymaya çalışıyor ama bugüne kadar bunları ispat eden tek bir kanıt sağlanamadı, ancak endişelenmeyin, İsrail'in Hannibal direktifi nedeniyle 7 Ekim'de kendi sivillerini öldürdüğüne dair kanıtlarımız var. İsrailliler çapraz ateşte, Apaçi helikopterleriyle ve tank mermileriyle kendi askerleri tarafından öldürüldüler.
Ayrıca İsrail'in Gazze'de binlerce bebeği bombaladığına dair kanıtlarımız var. Hamas, onlarca yıldır süren baskı ve işgal nedeniyle karşılık verdi. Hamas, tamamı IDF askerleri tarafından itiraf edilen, çocuklara dahi tecavüz ve işkencenin yapıldığı İsrail hapishanelerinde tutulan binlerce rehineyi takas etmek amacıyla rehineler aldı.
İsrail, işin bitti. Dünyayı kaybettiniz ve destekçileriniz de sizin kadar önemsiz.
Amerikalılar ve Hıristiyanlar, İsrail'in müttefikiniz olmadığını ve kendi politikacılarınızın da Amerikalıların yaşamını iyileştirmekle ilgilenmediğini artık anlayın. Siyonist Evanjeliklerin beyin yıkaması iyileştirilemez çünkü İsrail'in Tanrı'nın seçilmişleri oldukları için hiçbir yanlış yapamayacağına inanarak beyinleri yıkanmıştır. İsrail düştüğünde, ki düşecek, bu Siyonistler Hıristiyan inançlarını terk edecekler ve İsrail'in onlara yalan söylemesi yerine, İsa'nın onlara yalan söylediğini düşünecekler. Siyonizmin Satanizm'le eşdeğer olduğunu bilmeden, Hıristiyan tarikatlarının daha Yahudi olmak ve Tanrı tarafından daha kabul edilebilir olmak için Yahudiliğe dönüştüğü bir eğilim zaten var. İsrail nereye giderse gitsin, onlara hoş karşılanmadıklarını hissettirin. İsrail sadece Filistinlilere değil insanlığa da savaş ilan etti.
Son olarak USS Liberty'yi araştırın, 11 Eylül hakkındaki gerçeği öğrenin, yüksek profilli suikastları, teröre karşı savaşı ve bu trajedilerden kimin çıkar sağladığını öğrenin. Ayrıca Siyonizm'in bankacılık, ilaç, sosyal mühendislik ve organ, çocuk, seks ve uyuşturucu kaçakçılığına kadar karaborsacılar aracılığıyla Batılıların yaşamının her yönünü nasıl kontrol ettiğini görün.
Bibi “Beelzebub” Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde çok sayıda kongre üyesi tarafından ayakta alkışlanmasıyla Amerika'nın gerçek liderinin kim olduğu yakında ortaya çıkacak. ABD Kongresi'ndeki aptallar Bibi'nin önünde eğilirler çünkü Bibi onlara ölüm getiriyor."