Kharrazi: “Iran nükleer doktrinini tehditler karşısında değiştirebilir”
İran'ın Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney'in danışmanlarından Kamal Kharrazi Cuma günü yaptığı açıklamada, Tahran'ın “varoluşsal bir tehdit” ile karşı karşıya kalması halinde İslam Cumhuriyeti'nin nükleer doktrinini gözden geçirebileceğini söyledi.
Al-Mayadeen'e konuşan Kharrazi, “Şu anda nükleer silah üretmek için gerekli teknik kapasiteye sahibiz... Sadece dini liderin fetvası bunu yasaklıyor” dedi.
Tehran Times'ın aktardığına göre Kharrazi, “İran'ın bekası ciddi bir tehdit altına girerse, yeniden düşünme hakkımızı saklı tutuyoruz” dedi.
Kharrazi, İran'ın nükleer doktrininde yapılacak değişikliklerin doğrudan tehditler karşısında değerlendirilebileceğini savundu.
İran Dış İlişkiler Stratejik Konseyi Başkanı Dr. Kamal Kharrazi, Lübnan haber kanalı Al-Mayadeen'e verdiği özel mülakatta İran'ın Gazze ve Lübnan'da tırmanan gerilime yönelik stratejik yaklaşımını ele aldı ve İran'ın daha fazla çatışmadan kaçınmayı tercih ettiğinin altını çizerken aynı zamanda ülkesinin her türlü gerilime yanıt vermeye hazır olduğunu vurguladı.
Kharrazi İran'ın askeri gücünün altını çizdi ve İran'ın “varoluşsal tehditlerle” karşılaşması halinde nükleer politikasında olası düzenlemeler yapılabileceğini belirterek açıklamalarını İran'ın ulusal egemenlik ve güvenliğe bağlılığı bağlamında şekillendirdi.
Ülkenin askeri duruşuna değinen Kharrazi, İran'ın caydırıcılık kapasitesinin altını çizerek, İran'ın füze gücünün bir göstergesi olarak Gerçek Vaat II Operasyonu'na atıfta bulundu.
İsrail'in düşmanca saldırılarının devam etmesi halinde İran'ın buna güçlü bir karşılık vereceği konusunda uyardı.
Kharrazi ayrıca doğrudan tehditler karşısında İran'ın nükleer doktrininde ayarlamalar yapılmasının düşünülebileceğini belirterek, İran Lideri Seyyid Ali Hamaney'in nükleer silahlanmaya karşı fetvasıyla sınırlandırılmış olsa da İran'ın nükleer silah geliştirmeye yönelik teknik kapasitesini teyit etti.
Aynı şekilde Kharrazi, İran'ın füze politikalarındaki olası değişikliklere de değinerek, mevcut füze menzillerinin Batılı ülkelerin endişeleri göz önünde bulundurularak ılımlı hale getirildiğini belirtti. Ancak Batılı ülkelerin İran'ın güvenliğini ve egemenliğini hiçe sayması halinde İran'ın da buna karşılık olarak füzelerinin menzilini genişletebileceği uyarısında bulundu.
'Eşit Olmayan Savaş'
Kharrazi bölgede “eşit olmayan bir savaş” olarak nitelendirdiği durumu kınayarak İsrail'i etnik temizlik yapmak ve insan haklarını ihlal etmekle suçladı.
İsrail'in geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler Yardım ve Çalışma Ajansı'nın (UNRWA) Gazze'ye hayati malzeme ulaştırmasını engellemesine atıfta bulunan Kharrazi, bu eylemi “insani yardım karşıtı değerlerin doruk noktası” olarak nitelendirdi ve uluslararası toplumu İsrail'e saldırgan eylemlerini durdurması için baskı yapmaya çağırdı.
Ateşkes görüşmeleri konusunda ise Kharrazi, İran'ın Lübnan ve Filistin'in egemenlik hakkı olarak gördüğü bu tür görüşmelere müdahale etmeyeceğini açıkladı.
İran'ın bu ülkeler tarafından alınacak her türlü kararı desteklediğini yineleyen Harrazi, karşı tarafın İran'a yönelik yaptırımlara uymaması ve bu yaptırımları sürdürmesinden duyduğu hayal kırıklığına rağmen İran'ın önceki anlaşmalara bağlılığını yineledi.
Kharrazi, İslam dünyasında saygın bir figür ve etkili bir lider olarak tanımladığı Hizbullah lideri Şehit Seyyid Hasan Nasrallah'ın mirasını da değerlendirdi.
İran'ın Rusya ve Çin ile ilişkileri konusunda ise Kharrazi, İran'ın gelişen jeopolitik ortama verdiği desteğin altını çizerek Rusya ve Çin'in yeni bir uluslararası düzen inşa etme arzularını Batı'nın hâkimiyetinden uzaklaşma olarak tanımladı.
İran'ın dengeli bir küresel yönetişim çerçevesine yönelik bu vizyonla uyumlu olan BRICS ve Şangay İşbirliği Örgütü gibi çok taraflı örgütlerdeki aktif rolüne dikkat çekti.
Kharrazi ayrıca İran'ın Rusya ile kapsamlı anlaşmasının neredeyse tamamlandığını ve önümüzdeki ikili ziyaret sırasında imzalanmasının beklendiğini kaydetti.
Bölgesel istikrar ve işbirliğinin önemine vurgu yapan Kharrazi, komşu ülkelerin İran'ın bölgede güvenliği sağlamaya yönelik stratejik politikasını kabul ettiklerini belirtti.