A.Dugin: Batı kültürü ile savaş halindeyiz

 

 

Ünlü Rus filozof ve Putin'in akıl hocası namı ile meşhur Akesandr Dugin, Telegram kanalından yaptığı bir paylaşımda ABD ve AB'de artan sağcı oylar ile Trump'ın yükselişinin Batı'daki "liberal ve şeytani" düzen için bir tehdit olduğunu ve Rusya'nın bu durumu kendi pozisyonunu güçlendirmek için kullanması gerektiğini vurguluyor.

 

Batı dünyasını tahlilde kullandığı ifadeler ve stratejik olarak Rus-Batı savaşında alınması gereken konum ile ilgili değerlendirmeleri kendi coğrafyamız için de dikkate alınmaya değer.

 

Açıklamanın tercümesini okuyucularımızın dikkatine sunuyoruz:

 

Rus sosyal ağlarımızda Trump - Vance ikilisi ile ilgili çok garip yorumlar var.
Bir yandan, onlara yönelik eleştiri ve güvensizlik, bizde giderek artan bir özgüvenin işaretidir. (Bu özgüven haklı bir özgüven mi?)

 

Doğru, güçlü ve muzaffer bir orduya, egemen bir ekonomiye ve gerçek bir Rus entelektüel elitine sahip, tamamen özerk ve bağımsız bir Rusya'ya ihtiyacımız var. Evet, tam da böyle bir Rusya'ya ihtiyacımız var ve şu an sahip olduğumuz Rusya, böyle bir Rusya değil (daha doğrusu hiç değil), ama bunu elde etmeye çabaladığımızı söyeyebiliriz.


Öte yandan, Amerika Birleşik Devletleri'nde, Batı'da ve dünyada neler olup bittiğini soğukkanlılıkla anlamalıyız. İlericiler ve muhafazakârlar, küreselciler ve gelenekçiler arasında ölümcül bir savaş var.(hatta belki de milliyetçileri de buna katmalıyız çünkü birçok Batı kültürü Moderniteden daha derin geleneklere sahiptir ve milliyetçilik burjuva ve modern bir olgudur) ve bu gerçek bir iç Savaş.


Her iki taraf da ne Rus ne de Russever. Biriyle zaten doğrudan çatışma halindeyiz ve nükleer saldırıların eşiğine gelmiş durumdayız. Anahtar kelime "artık" olmalı ama "belki olur" değil çünkü zaten olan oldu ve şu anda bir dengede duruyoruz.


Bu kesim şu anda bizim ana düşmanımız - liberal sol, ikna olmuş küreselciler ve neoconlar (diğer bir deyişle eski Marksistler ve Troçkistler). Onlarla savaş halindeyiz. Onlar Biden, Blinken, Macron, Nuland, Sullivan. Liberal cephe.


Bu yüzden mevcut kuduz liberal düşmanlarımıza karşı ABD'nin kendisinde ve AB'de yükselen muhafazakar karşıtı bir dalga var ve bu dalganın nedeni Ukrayna ya da Rusya değil. Sadece kendi iç meseleleri ve anlaşmazlıkları, sorunları ve zorlukları nedeniyle birbirlerine düşmanlar ve bu dalga giderek güçleniyor ve giderek daha fazla görünür hale geliyor.


Biden'ın münazaradaki başarısızlığı, Trump'a yönelik başarısız suikast girişimi, Vance'in seçilmesi, sağ popülistlerin AB seçimlerindeki başarısı, Orban'ın oluşturduğu grup... Tüm bunlar, savaş halinde olduğumuz ve kıyametin eşiğine geldiğimiz ana düşmanımızın sırtına saplanmış bir bıçaktır.


Bu böyle olduğu halde bizimkilerin şu tür ifadeler kullandıklarını görüyorsunuz: "Trump'a güvenilmez; Vance göründüğü gibi değil; Orban dostumuz değil," vs. Evet, onlara güvenemezsiniz, evet, bizimle aynı değiller, evet, dost değiller ama... onlar bizim düşmanlarımızın düşmanları. Bu yeterli değil mi? Trump döneminde Batı ile savaş halinde değildik, Orban - ve daha da büyük ölçüde Vance - Ukrayna'daki Nazi terörist rejimini desteklemeye kesinlikle karşı.

 

İşte burada iş ilginçleşiyor: Batılı muhafazakarların kamuoyu nezdinde sahip oldukları olumsuz imaj, aslında savaş halinde olduğumuz Batı'daki sol-liberal güçlerin oluşturduğu yapay bir stratejidir. Onlardan korktuğumuz, onları tehditkar olarak etiketlediğimiz, kusurlarını ve eksikliklerini aradığımız sürece, asıl düşman nefes alabilecektir.

 

Fransa'da son yapılan seçimlerde Sağ popülist Le Pen'in yükselişi, piç Macron'un liberalleri tarafından kirli propagandalarının etkisi ile muhafazakarların şeytanlaştırılması ve sol ile ittifak yoluyla satın alındı.

 

Sanki hiçbir şey olmamış gibi, Kiev'e Rusya'nın derinliklerini vurabilmesi için için füzeler tedarik edenler, ajanları aracılığıyla bizi ABD ve Avrupa'daki "sağcı tehdit" ile korkutmaya devam ediyorlar. Bu durum sanki Rusya'da Ortodoks komünistler ya da sosyal demokratlar iktidardaymış gibi bir yanlış algıdan kaynaklanıyor.

 

Halbuki biz muhafazakarlar tarafından yönetiliyoruz ve geleneksel değerlerin temsilcisi olduğumuzu ilan ediyoruz. Batı'daki ve Doğu'daki herhangi bir muhafazakârın bize LGBT'yi, cinsiyet politikalarını ve transhümanizmi sevenlerden daha yakın olduğu açık. Evet, Batılı muhafazakârlar Batı kültürünü savunuyor. Biz ne istiyorduk? Rus kültürünü savunmak mı? Gerçekten kendimiz de kendi kültürümüzü savunmak istiyormuyuz? Retorik bir soru.

 

Ancak Batı'daki liberaller açıkça herhangi bir kültürün ortadan kaldırılmasını istiyor. -Kültürden ve gelenekten arındırılmış bir dünya için çabalyorlar-


Kısacası, Rus gelenekçileri ve muhafazakârları, güçlerine güvenerek ve egemenliklerinden emin olarak, Batı'daki dönüm noktalarını ayık ve sakin bir şekilde incelemeliler.

Bize düşman olan şeytani uygarlık bocalamaktadır. Bu bir şanstır.


Düşene bir de sen vur.

 

Aleksandr Dugin

21.07.2024

KAYNAK: https://t.me/Agdchan/16857
 

 

 

Özet
:
Ünlü Rus filozof ve Putin'in akıl hocası namı ile meşhur Akesandr Dugin, Telegram kanalından yaptığı bir paylaşımda ABD ve AB'de artan sağcı oylar ile Trump'ın yükselişinin Batı'daki "liberal ve şeytani" düzen için bir tehdit olduğunu ve Rusya'nın bu durumu kendi pozisyonunu güçlendirmek için kullanması gerektiğini vurguluyor.
Resim
Türkçe
X