Shamima: Kanadalı ajan kandırdı, İŞİD mağduru oldu, İngiltere vatandaşlıktan attı
İngiltere Yüksek Mahkemesi Çarşamba günü Shamima Begum'un İngiliz vatandaşlığından çıkarılmasına itiraz etmek için sunduğu başvuruyu reddetti.
Birleşik Krallık'ın en yüksek mahkemesindeki yargıçlar, Begüm'ün Temyiz Mahkemesi'nin kararını temyiz edemeyeceğini çünkü davasının gerekçelerinin "tartışılabilir bir hukuk noktası ortaya koymadığını" söyledi.
İngiltere doğumlu IŞİD'li kadın Shamima Begum, 2015 yılında 15 yaşındayken Londra'dan ayrılmış ve iki okul arkadaşı Amira Abase ve Kadiza Sultana ile birlikte IŞİD'e katılmak üzere Suriye'ye gitmişti. Bir IŞİD militanıyla evlendi ve üç çocuk doğurdu, ancak hepsi bebekken öldü. Bangladeş kökenli bir anne babanın çocuğu olarak Birleşik Krallık'ta doğdu ve gittiğinde 15 yaşındaydı.
İngiliz hükümeti, Begüm'ün Suriye'de bir gözaltı kampında bulunmasından kısa bir süre sonra, 2019 yılında ulusal güvenlik gerekçesiyle vatandaşlığını elinden aldı.
Çift taraflı çalışan Kanada ajanı kız öğrencileri ayarttı
IŞİD'e katılan İngiliz kız öğrenci Shamima Begum, Kanadalı bir casus tarafından Suriye'ye kaçırıldı ve İngiltere daha sonra Kanada'nın rolünü örtbas etmesine yardımcı oldu.
Yeni yayınlanan bir kitaba göre Begüm ve iki genç arkadaşı hem IŞİD hem de Kanada istihbaratı için çalışan çifte ajan Mohammed Al-Rashed tarafından kaçırıldı.
Gazeteci Richard Kerbaj'ın kaleme aldığı Beş Göz'ün Gizli Tarihi adlı kitap, Kanada'nın başlangıçta bu casus hakkında sessiz kaldığını, daha sonra da İngiltere'nin güvenlik servislerini olayda Kanadalı ajanın oynadığı rolü örtbas etmeye ikna ettiğini iddia ediyor.
Pek çok kişi Begüm ve arkadaşlarının kandırıldığına inanmaktadır ve bu ifşaatlar onların insan ticaretine maruz kaldıkları yönündeki endişeleri güçlendirecektir.
Begüm ailesinin avukatı Tasnime Akunjee BBC'ye yaptığı açıklamada, davadaki kritik noktalardan birinin, Begüm'ün vatandaşlığı iptal edildiğinde insan ticareti mağduru olarak görülmediğine işaret etmek olduğunu söyledi. BBC'ye verdiği demeçte, "Birleşik Krallık'ın, insan ticaretine maruz kalmış bir kişiyi nasıl gördüğümüz ve eylemlerinden dolayı bu kişiye nasıl bir suçluluk atfettiğimiz konusunda uluslararası yükümlülükleri var" dedi.
Kanadalı bir istihbarat elemanının "İngiliz çocukları bir savaş bölgesine kaçırmak yerine halkımızı koruyan bir müttefik" olması gerektiğini de sözlerine ekledi. "İstihbarat toplamaya çocukların hayatından daha fazla öncelik verilmiş gibi görünüyor" dedi.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau suçlamaları "inceleyeceğini" söyledi ve istihbarat servislerinin "yaklaşımlarında esnek ve yaratıcı" olmaları gerektiğini savundu. Ancak "gizli servislerin Kanada yasalarına uyması gerektiğini" de sözlerine ekledi.
Trudeau bir basın toplantısında gazetecilere yaptığı açıklamada "Geçmişteki bazı olaylar ya da operasyonlarla ilgili sorular olduğunu biliyorum ve bunları takip edeceğimizden emin olabilirsiniz" dedi.
Kuzey Doğu Suriye'de gözaltında tutulan İngilizlerin ülkeye geri getirilmesi için kampanya yürüten Reprieve de konuyla ilgili attığı X hesabında şöyle yazmıştı: "Shamima Begum ve diğerlerinin Batılı bir casus tarafından IŞİD bölgesine kaçırıldığına dair haberler şok edici. Daha da şok edici olanı, Birleşik Krallık hükümetinin bunu biliyor olması. Kaçırılan kadınları evlerine getirmek yerine onları şeytanlaştırdılar ve esir kamplarına terk ettiler."
Muhafazakâr Partili eski milletvekili Anna Soubry de ise X hesabundan attığı mesajda şunları söylemişti: "Shamima Begum Britanya'da doğdu ve büyüdü. O bizden biri - bizim sorumluluğumuz. Begüm'e (ve aynı durumdaki diğerlerine) vatandaşlığı iade edilmeli ve İngiliz adaletiyle yüzleşmek üzere evine dönmelidir."
Terörle mücadele konusunda uzmanlaşmış bir yazar ve profesör olan Dr. Rizwaan Sabir ise X hesabından paylaştığı mesajında şunları kaydetti: "Kanada istihbaratı ve IŞİD için çalışan bir çifte ajanın #ShamimaBegum ve 2 arkadaşını Bethnal Green'den Suriye'ye kaçırdığı bildiriliyor. İngiltere daha sonra Kanada'nın bu kişilerin işe alınması ve kaçakçılığındaki rolünü örtbas etmek için komplo kurdu. Evet, doğru okudunuz!"
Reuters'a göre, şu anda 24 yaşında olan Begum, kısmen İngiliz yetkililerin insan ticareti mağduru olup olmadığını doğru bir şekilde değerlendirmediği için kararın hukuka aykırı olduğunu savundu ve bu argüman Şubat 2023'te uzman bir mahkeme ve ardından bu yılın başlarında Temyiz Mahkemesi tarafından reddedildi.
Begum halen Suriye'nin kuzeyinde silahlı muhafızlar tarafından kontrol edilen bir kampta kalıyor.
Shamima Begum davasında ne oldu?
Şubat 2020'de bir mahkeme, Bayan Begum'ün vatandaşlığının kaldırılmasının yasal olduğuna çünkü Begüm'ün " köken olarak Bangladeş vatandaşı" olduğuna karar verdi. Mahkeme, İngiliz vatandaşlığının kaldırılmasının onu vatansız yapmayacağını söyledi.
Bangladeş Hükümeti ise bu iddiayı reddetti ve Begum'ün ülkeye girişine izin verilmeyeceğini söyledi.
2021 yılında Yüksek Mahkeme, Bayan Begum'ün vatandaşlıktan çıkarılma kararına itiraz etmek için Birleşik Krallık'a dönemeyeceğine karar verdi.
2023 yılında, Bayan Begum'ün avukatları Özel Göçmenlik Temyiz Komisyonu'nda (SIAC) vatandaşlığının geri alınmasına itiraz etti. Begüm'ün insan ticareti mağduru bir çocuk olup olmadığı dikkate alınmadığı için kararın hukuka aykırı olduğunu savundular.
Ancak SIAC, Bayan Begum'un insan ticareti ve cinsel sömürü mağduru olduğuna dair inandırıcı bir şüphe olsa da, bunun İçişleri Bakanı'nın onu tehdit haline geldiği için İngiliz vatandaşlığından çıkarmasına engel olmadığına karar verdi.
Bu karar Şubat 2024'te Temyiz Mahkemesi'nde onaylandı. Yargıçlar, Begum'ün "başkaları tarafından etkilenmiş ve manipüle edilmiş olabileceğini ancak yine de Suriye'ye seyahat etmek ve İslam Devleti'ne katılmak için hesaplanmış bir karar vermiş olabileceğini" söyledi. 25 Mart'ta, davayı Yüksek Mahkeme'ye götürmek için yaptığı ilk teklifi kaybetti.
Davayı Yüksek Mahkeme'ye götürmek için yaptığı ilk başvuruyu da 25 Mart'ta kaybetti.
KAYNAK: 1. https://npasyria.com/