Trump'ın potansiyel adayı ABD'nin Orta Doğu'dan çıkmasını istiyor
Politico'nun bu hafta iki kaynağa dayandırdığı haberine göre, ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Joe Kent'i Ulusal Terörle Mücadele Merkezi'nin bir sonraki başkanı olarak aday göstermeyi düşünüyor.
Sağcı eski bir kongre adayı olan Kent'in seçilmesi, Trump'ın ulusal istihbarat direktörlüğü için Tulsi Gabbard'ı ve Pentagon'da üst düzey bir politika pozisyonu için Elbridge Colby'yi aday göstermesinin ardından ulusal güvenlik ve dış politikada bir başka büyük sarsıntı olacak.
Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kişi Politico'ya yaptığı açıklamada Kent'in “anavatanın korunması ihtiyacını anladığını ve istihbarat kurumunu günümüzün mevcut tehditlerini karşılayacak şekilde yeniden yönlendirmeye çalışırken Tulsi için destekleyici bir ortak olacağını” söyledi.
Kent, Orta Doğu'ya ilişkin dış politika konusundaki görüşlerini kamuoyu önünde dile getirmiş ve ABD'nin güçlerini bölgeden çekmesi çağrısında bulunmuştur.
Geçen yıl bir podcast röportajında eski CIA görevlisi, Biden yönetimini İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşı sırasında ABD birliklerini Orta Doğu'da bıraktığı için eleştirmiş ve birliklerin İran destekli grupların saldırması için “yem” olarak bırakıldığını söylemişti.
Kent bir podcast yayınında, Ürdün'deki bir üste bulunan ABD güçlerine Irak'ta İran'a bağlı paramiliter güçler tarafından düzenlenen saldırıyla ilgili bir soruya cevaben “Ciddi olmalıyız ve askerlerimizi oradan çıkarmalıyız” dedi.
“Lindsey Graham ve diğer bazı neoconların savunduğu gibi doğrudan İran ile savaşa girerek savaşı daha da tırmandıracağımız fikri de son derece tehlikeli.”
Kent 2020 yılında kaleme aldığı bir politika belgesinde, ABD'nin İslam Devleti militan grubuna karşı devam eden terörle mücadele misyonlarına dahil olmaması gerektiğini savunmuş ve Trump yönetiminin 2019 yılında İD grubunu bölgesel olarak yenilgiye uğrattığını ilan ettiğine dikkat çekmiştir.
Kent, “11 Eylül sonrası savaşlar artık etkili değil çünkü ABD anavatanına tehdit oluşturan teröristleri bulup ezmekten, uluslar inşa etmeye yönelik tanımlanmamış maliyetli çabalara saptılar” diye yazdı.
“Amerika'nın Irak ve Afganistan'daki savaşları, dikkatleri Rusya ve Çin gibi stratejik tehditlerden başka yöne çekerken, ABD'nin yaşamlarını, kaynaklarını ve ulusal savaşma iradesini de tüketti.”
Eski bir CIA görevlisi ve emekli bir Yeşil Bereli olan Kent, daha önce sertlik yanlısı Make America Great Again kampanyasıyla Washington eyaletindeki bir kongre üyeliği için başarısız bir aday olmuştu. ABD medyasında 2022 yılında çıkan haberler, Kent'in Proud Boys gibi beyaz milliyetçi gruplarla bağlantıları olan kampanyasına ilişkin endişeleri gündeme getirmişti.
Trump'ın Orta Doğu savaşlarını bitirme sözü
Seçilmiş başkan başarılı başkanlık kampanyasını Orta Doğu'daki çatışmaları sona erdirme vaadiyle yürüttü. Daha göreve gelmeden önce, 46,000'den fazla Filistinlinin ölümüne ve Filistin bölgesinin sivil altyapısının büyük bir kısmının tahrip olmasına neden olan bir savaşta Hamas ve İsrail'in üzerinde anlaştığı ateşkes anlaşmasından övgüyle söz etti.
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman bin Jassim al-Thani ateşkesi duyurduğu konuşmasında Trump'ın Orta Doğu elçisi olarak seçtiği Steve Witkoff'a da atıfta bulundu.
Trump'ın üst düzey politika görevleri için seçtiği isimlerden bazıları Marco Rubio gibi önde gelen yeni-muhafazakâr politikacılar olsa da, Trump aynı zamanda müdahale karşıtı bir dış politikayı savunan daha düşük profilli kişileri de aday gösterdi.
Ulusal Terörle Mücadele Merkezi'nin başına Kent'in seçilmesi, Trump'ın Orta Doğu'daki Amerikan askerlerinin azaltılması ve İran'ın nükleer tesislerinin vurulmaması çağrısında bulunan eski bir Trump yetkilisi olan Colby'yi aday göstermesinin ardından geldi.
Trump'ın Colby'yi aday göstermesi, ulusal güvenlik, savunma ve diplomatik pozisyonlar için seçtiği ve dış politika konusunda daha şahin olan Rubio gibi diğer bazı isimlerle tezat oluşturuyor.
Colby, dış politika öncelikleri hakkında kamuoyuna yazılar yazmış ve Washington'un ulusal güvenlik ve askeri gündeminde hangi konulara öncelik vermesi gerektiğine inandığını sık sık dile getirmiştir. Colby'ye göre bu odak noktası Orta Doğu değil Çin olmalı.
“Amerika Birleşik Devletleri Orta Doğu'daki stratejik angajmanını çok daha büyük ölçüde sınırlandırmalıdır. Bu hem gerekli hem de uygulanabilir,” diyor Colby 2021'de birlikte yazdığı bir makalede.
“Orta Doğu bir bütün olarak nispeten önemsizdir; küresel GSYH'ye oranı yüzde 10'un çok altındadır.”
Ancak hem Colby hem de Kent için bir istisna İsrail. Her ikisi de ABD'nin bölgedeki öncelikleri arasında İsrail'in güvenliğini garanti altına almak olduğunu vurguluyor.
KAYNAK: https://www.middleeasteye.net/
